Taşıyıcı sistemi güçlü bir bina, deprem ve diğer yatay-yük etkilerine karşı dayanıklı olacak şekilde tasarlanmış ve inşa edilmiştir. Bu tür binalarda kolon, kiriş ve perde duvar gibi taşıyıcı elemanlar doğru boyutlandırılmış, uygun yerleşimle dengeli bir yapı oluşturulmuştur. Özellikle taşıyıcı elemanların simetrik ve düzenli yerleşimi, binanın sarsıntılar karşısında burulma yapmadan sağlam durmasını sağlar. Ayrıca bu elemanların kesitleri yeterlidir, beton kalitesi yüksektir ve donatı (demir) miktarı doğru hesaplanmıştır. Kolon veya kirişlerde kesilme, zayıflatma gibi müdahaleler yapılmamış olan bu yapılar, hem dikey hem de yatay yükler altında güvenli bir performans sergiler. Güçlü taşıyıcı sisteme sahip binalar, deprem anında can kayıplarını önlemede en etkili güvenlik unsurudur.
Kaliteli inşaat malzemesi kullanımı, bir binanın uzun ömürlü, güvenli ve dayanıklı olmasının temel şartlarından biridir. Betonun yüksek dayanımlı ve hazır beton olarak kullanılması, yapı bütünlüğünü korurken depreme karşı direnci artırır. Aynı şekilde, donatı olarak kullanılan demirlerin paslanmaz, standarda uygun ve yeterli kesitte olması taşıyıcı sistemin güvenliğini sağlar. Ayrıca, tuğla, yalıtım malzemeleri, sıva ve çatı elemanlarının da kaliteli ve uygun standartlarda seçilmesi, binanın hem yapısal sağlamlığını hem de konforunu doğrudan etkiler. Kalitesiz malzemeler, zamanla çatlaklara, nemlenmeye, hatta taşıyıcı elemanların zayıflamasına neden olabilir. Bu nedenle sağlam ve güvenli bir yapı için kaliteli malzeme tercihi, sadece bir tercih değil, hayati bir gerekliliktir.
2000 yılı sonrası, özellikle 2018 Deprem Yönetmeliği’ne uygun binalar daha güvenlidir. Mimari ve statik projeler mühendislik kurallarına göre hazırlanmış ve denetlenmiştir.
Zemini sağlam bir bina, yapısal güvenliğin en kritik temellerinden birine sahiptir çünkü binanın üzerine inşa edildiği zeminin taşıma kapasitesi yüksekse, yapı depremler ve diğer yer hareketleri karşısında daha dirençli olur. Sağlam zemin; genellikle kayalık, sıkı kumlu veya çakıllı yapıda olup, sıvılaşma riski düşük ve yer değiştirmeye karşı stabil olan zemin türüdür. Böyle zeminler üzerine inşa edilen binalar, oturma (çökme) problemleri yaşamaz ve deprem anında daha kontrollü hareket eder. Buna karşın, yumuşak, kil oranı yüksek ya da dolgu zeminler, yapının taşıyıcı sistemine ekstra yük bindirerek çökme ve hasar riskini artırabilir. Bu nedenle sağlam zemin, binanın genel dayanıklılığı ve uzun ömürlü olması açısından vazgeçilmez bir unsurdur.
Yapı denetim firmalarının bir binayı denetlemesi, o yapının sağlamlığı ve güvenliği açısından hayati öneme sahiptir. Bu firmalar, inşaat sürecinin başından sonuna kadar; proje onayı, zemin etüdü, malzeme kalitesi, taşıyıcı sistemin uygunluğu ve işçilik gibi birçok unsuru kontrol eder. Denetim sayesinde, projelerin mevcut deprem yönetmeliklerine ve teknik standartlara uygun olarak uygulanıp uygulanmadığı sürekli olarak izlenir. Özellikle beton kalitesi, demir donatı yerleşimi ve yapı elemanlarının ölçüleri gibi kritik detaylar yapı denetim uzmanları tarafından yerinde kontrol edilerek hata yapılmasının önüne geçilir. Denetimsiz ya da yetersiz denetlenmiş binalarda bu kontroller eksik olduğundan, deprem gibi doğal afetlerde ciddi hasarlar ve can kayıpları yaşanabilir. Bu nedenle yapı denetim süreci, binanın sağlam ve güvenli bir şekilde inşa edilmesinin teminatıdır.
Barbaros Hayrettin Paşa mh. 1993 sok. No:22A Esenyurt/İstanbul - TÜRKİYE
0 533 661 40 47
www.fatihdelibalta.com All Rights Reserved. Designed by Fatih Delibalta